4.28.2015

26 yaşında öleceğimi düşünerek yattığımda yaşamak için delice koşan, bin bir badire atlatan biri olarak rüyalar görüyorum. bir anlaşmazlık var ya da ben iddiamdan vuruluyorum/vurulacağım.

4.08.2015


ida (2013)

filmde iki karakter var ve birine yüklenip ötekine kısa paslar atıyor. kırılma noktalarına bu ikinci karakteri yerleştiriyor.
rahibe olacak kızımız tek akrabası olan teyzesini ziyarete gidip yahudi olduğunu öğreniyor.(vivet kanetti'den bizans sohbetleri iyi gider araya) ailesinin izini sürüyor teyzesinin de yardımıyla. olaylar teyzesinin rahibe olacaksın ama günah işledin mi, neyden vazgeçtiğini biliyor musun minvalli sözleriyle saf yüreğe şüphe tohumu atılıyor (?) teyze günahkarı canlandırırken yeğen en temizi üstleniyor. burada tepkileri önemli teyze ne zaman hoş olmayan bir şey yapsa yeğen mekanı terk ediyor. bizdeki kalben buğz etmenin en zayıf mertebe olması geldi aklıma. müdahale yok, pasif bir tepki. ama illa ki tepki.
teyzeden devamlı yeğenin temizliğine vurgular, isa'sına laf sokmalar var bence bu kısmı da ilginç. hani lilya4-ever'da lilyacık bir gün meryem ana'nın resmini fırlatıyor ya iki sebepten olabilir. 1) neden yardım etmiyorsun? düşüncesiyle 2) kendi kirlenmişlkiği sebebiyle onun masumiyetliğine tahammül edememe. ben hep ikinci şıktan yana oldum. bence lilyacık bu sebeple tepkisini gösterdi; teyze bu sebeple yeğenini rahatsız ediyor.
son sahne ikinci önemli sahne: artık yeğen neyden vazgeçtiğini bilerek tanrı'ya dönüyor. kendisinin vazgeçmeseydi rahibe olacağı törende gözünden yaş dökülür yeğenin. içine düşen şüpheye rağmen gönlü tanrıdadır, ben de orada olabilirdim/ben niye buradayım sızlanışı. ben de keşke bilmeseydim bazı şeyleri de olabilir bu. (arada atladığım yeğenin gözünün açılış sahneleri de ilginçti, ki en acısı düşünüp gülmesiydi, mutsuz rahibeler arasında gülücük dikkat çeker.)
kimse işlemediği günahın masumu değildir diyorlar ya, film bunun tefsiri gibi. günaha bulanıp tanrıya dönmesini olumsuz yorumlayanlar var da ben hiç öyle anlamadım olayı. sonuçta sınırını aşsa da dönüşü var ve asıl vurgusu çitin öbür tarafına şahit olduğu halde dönmesi, neyden vazgeçeceğini bilerek dönmesi,( belki de bu yola işi zorlaştırıp vazgeçeceklerimi tadıp geleceğim diye çıktı yeğen, çileci bir inançları var, yadırgamam. )
hıristiyanlık fıtrata aykırı diye son kararımı veriyorum bu filmle de. bu ama ayrı bahis bir gün belki açarım.

cem adrian desin son sözü
Ellerim çizik üzgünüm, dikenliklerden geldim Kalbim paramparça ama sana topladım geldim Bir bilsen neler yazdım, hepsini yaktım geldim 

4.07.2015

"
x: siz demin bana başınızla selam mı verdiniz?
y: evet
x: niçin?
y: öyle dikkatli bakıyordunuz ki selam vermek zorunda hissettim kendimi
x: o kadar mı?
y: bakın ben size bana niçin öyle bakıyordunuz diye sormuyorum.
x: sorun lütfen
y: ...

"