10.22.2011

"agu gu gu gu gu gu"


geçen gün bi arkadaşımın doğum günüydü. ciddi ciddi 25 yaşında oldu. henüz o da dahil kimse alışamasa da. Düşününce çeyerek asır ediyor. 25 yılda neler neler değişebiliyor ama ben de artık o yaşa merdiven dayamış biri olarak elde var sıfırı oynadığımdan bu hayat batıyor bana. Gelecek bir şey vaat etmiyor, etmediği gibi gözümü de korkutuyor. Of ki ne of. Pc başına otururken yazacaklarımın önünde klavye her seferinde engel oluyor. bu bile dert. insan kendine verdiği sözleri tutmalı kısacası yoksa kendine olan saygısını yitiriyor.

"Karanlık sözler yazıyorum hayatım hakkında
Öyle yoruldum ki yoruldum dünyayı tanımaktan
Saçlarım çok yoruldu gençlik uykularımda
Acılar çekebilecek yaşa geldigim zaman

Acıyla ugraşacak yerlerimi yokettim.
Ve şimdi birçok sayfasını atlayarak bitirdiğim kitabın
Başından başlayabilirim." İsmet Özel

Tabi ben her yaşgününde bunalım bekçisi oluyorum. eve gelip derdime derman olsun diye şiirlere sarıldım ve işte dedim özetimi veren şiir karşıma çıktı. Sabahattin Ali'den geliyor

"daha yirmi yaşımda
beliriyor karşımda,
siyahlaşan ufuklar"

Arkadaşa da pek bi neşeli olduğundan bu şarkıyı armağan ediyorum. "hayat beni güzel ağırlamadı" ama sen bana benzeme diyorum. Biraz daha zorlasam arabeske dalacağım sanırım, en iyisi gitmek.

Hiç yorum yok: